DEDEN
DEDEN 3 yıl aradan sonra sahalara geri dönüyor. 2013 Nisan’ında yayınlanan ilk albümlerinden tam üç yıl sonra, Yavuz Çetin’in “Kurtar Beni” adlı parçasının isim dedeliğini yaptığı dijital EP ile dönüş yapan grup, ustaya gürültülü bir selam göndererek rock müzik piyasasına yine arka kapıdan giriyor.
Albüme adını da veren Yavuz Çetin parçası “Kurtar Beni” yanısıra “Nerede” ve “Skimsonik” isimli iki güzide Deden parçasını da barındıran EP gürültü garantili. İlk albümlerindeki “Güneye Falan Git”, “Şişeyi Uzat”, “Yürü Gagarin” gibi parçalarıyla kendi meşrebinde bir taraftar kitlesi edinen grup, yeni EP’si ile yine duyarlı dimağlarda hasar yaratmak niyetinde. Deden’in “Kurtar Beni” EP’Sİ 22 Nisan’da ONAIR Medya Refleks Müzik Yapım etiketiyle bütün dijital platformlarda yerini alıyor.
Vokalde Akın Çalap, gitarda Burçak Daldal, bas gitarda Levent Okur, davulda Hakan Ertaşoğlu’ndan oluşan Deden....iyi günler diler.Vokalde Akın Çalap, gitarda Burçak Daldal, bas gitarda Levent Okur, davulda Hakan Ertaşoğlu’ndan oluşan Deden, 2009 yılında kuruldu. Grunge/Alternative/Punk/Garage tarzlarından oluşan bir cover repertuarıyla 90'ların ses getiren gruplarının parçalarını yorumlayan Deden, bir çok mekan ve üniversite festivalinde sahne aldı.
Grunge, garage ve alternative rock türlerinin enerjisini matrak sözlerle birleştiren grup, tamamı kendi parçalarından oluşan ilk albümünü Nisan 2012’de Favela Records aracılığıyla yayınladı.
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=606125622784036&set=a.519976834732249.1073741829.121312267932043&type=3&theater
http://issuu.com/2fmaganize/docs/04_2f_magazine_eyl__l/35?e=8421796%2F4845451
http://boskaset.com/blog/portfolio/deden/
Burçak Daldal (Gitar), Levent Okur (bas gitar), Hakan Ertaşoğlu (davul) ve Akın Çalap (vokal), güçlerini birleştirip Dead End’i kurduklarında takvimler 2009 yılını gösteriyordu. Grup, bar programlarında ve festivallerde Grunge/Alternative/Punk/Garage tarzlarından oluşan bir cover repertuvarıyla boy gösteriyor, “Pearl jam”, “Alice In Chains”, “Stone Temple Pilots” gibi devlerin parçalarını yorumluyorlardı. Günlerden bir gün Akın Çalap, ilk albümlerinin çıkış parçası olan ‘Güneye Falan Git’ ile stüdyoya girdiğinde herşey değişmiş. Grup türkçe beste işine bulaşınca albüm çalışmaları da başlamış haliyle.
Grup elemanları yaklaşık bir yıl boyunca bestelerle uğraşmışlar. 15 şarkı çıkmış bu hummalı çalışmadan. Bu 15 şarkının arasından 10 tanesini seçip 18 aylık bir kayıt sürecine girmişler. Albümün kayıtları, mixsajı ve masteringi ise Mert Aksuna tarafından Audio For Visual Arts (AVA) stüdyosunda gerçekleştirilmiş. Günler günleri kovalamış. Takvimler 2013 yılının Nisan ayını gösterdiğinde ise Grup elemanlarının, ruhları 90’lı yılların müziğiyle doyan bir güruha dahil olmalarından mütevellit, ortaya grunge, garage ve alternatif rock harmanı, tadından yinmez bir albüm çıkmış.
Akın: İlk klibi çektiğimiz “Güneye Falan Git” müzikal tavrımızın güzel bir özeti: Eğlenceli, enerjik ve esprili. Diğer şarkılar da aşağı yukarı bu minvalde seyrediyor. Müziğimizi teorik olarak masaya yatırmadık. Doğal olması yeterliydi ve öyle de oldu. 2013 yılında yeni bir sound yaratmak gibi bir kaygımız da yok doğrusu. “Kendimizi böyle ifade ediyoruz ya da şöyle mesaj veriyoruz” gibi klişelerden uzak duruyoruz. Ağlayan şarkı ve şarkıcıların ciddi bir saturasyon seviyesine ulaştığını düşündüğüm şu günlerde enerjiye ihtiyacımız var.
Bestelerini yaparken Pearl jam, Nirvana, Soundgarden, Alice In Chains, Stone Temple Pilots, Ramones, Sex Pistols, Foo Fighters gibi gruplardan da etkilendiklerini belirten ‘Deden’ bu etkiyi şu cümlelerle özetliyorlar…
Akın: 90′lı yıllarda Nirvana’nın Nevermind ve Pearl Jam’in “Ten” albümlerini kasetler bozulana kadar dinledik. Grunge tayfasının gösterişten uzak, punk’a yakın tavırları ve popüler müzik listelerini altüst edişini görmek gerçekten çok keyifliydi. Grunge bence son müzikal devrimdir.
Burçak: Ben grunge’ı biraz geç keşfettim. Blues tarzları ve Lynyrd Skynyrd, Pantera gibi gruplar bünyemde daha fazla etki alanına sahipti. Grunge’da kendime en yakın bulduğum grup Alice In Chains’di. “Şişeyi Uzat” adlı parçamız sound açısından onlara bir saygı duruşu niteliğinde.
Hakan: Aslında dördümüz de farklı müzikal kanallardan geliyoruz. Böyle olması grubun tek bir türe saplanmamasına da neden oldu.
Grubun isminin hikayesini de bizzat grubun ağzından dinleyelim…
Levent: Daha önce cover yaparken grubun ismi “Dead End”di. Türkçe beste hadisesine geçme arifesindeyken bir gün bir taksici muhabbet esnasında grubun ismini sorunca “Dead End” dedim, “Deden mi” diye geri sordu. Hakkı vardı, DEDEN iyiydi!
http://www.hafifmuzik.org/roportaj/roportaj-deden-bizim-mohawkimiz-icimizde/
2009’dan beri punk’tan grunge’a uzanan güzergahta seyahat eden şarkılar çalıp söylüyor Akın, Burçak, Levent ve Hakan’dan oluşan Deden. Yaz başında ilk albümleri “Deden”i piyasaya çıkartan gruba birtakım sorularımız oldu
Gruba Deden ismini koymanızın bir öyküsü olduğunu, sizin de henüz bu öyküyü anlatmaktan sıkılmadığınızı umuyorum…
Burçak: Cover şarkılar çaldığımız dönemde ismimiz Dead End’di. Türkçe beste hadisesine geçme arifesinde bu ismin üzerinde geyik yaparken Deden çıktı.
Albümün CD kitapçığının epey sade oluşu, şarkı sözlerini içermemesi dikkat çekiyor hemen. Özellikle mi böyle olmasını istediniz?
Akın: Albümlerin kapak tasarımları ve kayıt aslında bir bütün ama biz sound kısmına daha fazla asıldığımız için görsel mevzunun çok da üstüne gitmedik.
Albüm Nisan gibi çıktı. Siz tam hızınızı almış, albüm tanıtımına girişmişken gezi protestoları gündemi alabora etti. Konserler, festivaller ya iptal edildi ya da ertelendi. Tam ilk albümü çıkaracak zamanı bulmuşuz dediğiniz oldu mu?
Burçak: Her gün! Bununla beraber yaşadığımız günlerin albümün ruhuna yakın olduğunu düşünüyorum. Şarkılarımızın hepsinde bir damar, bir karşı koyma ve kabul etmeme hali var. Deden boyun eğen, “eyvallah” diyen bir grup değildir, o yüzden bu kadar geç gelebildik.
Akın: Burçak’a katılıyorum. Evet, Gezi Direnişi müzik dünyasını bir güzel silkeledi. Olayların müzisyenlerin yaratıcılığını tetiklediğini düşünüyorum.
Seattle mıntıkasını müzik dünyasının başköşesine yerleştiren Alice In Chains, Pearl Jam gibi gruplarla aranız fazlasıyla iyi. Peki bu grupların günümüzde neler yaptığını, nasıl şarkılar yazdıklarını hâlâ takip ediyor musunuz?
Akın: O grupları, ortaya ilk çıktıkları günden beri ilgi alanımda oldukları için takip ediyorum ama eski performanslarının uzağındalar. Alice In Chains’in Layne’li halini her zaman tercih etmekle birlikte hala sound’undan taviz vermeyen havaları ve hala çok iyi şarkılar yazmaları beni cezbediyor. Soundgarden’ın yeni albümü mükemmel. Deden’in favori 90’lar grubuysa Stone Temple Pilots. Konserlerimizde onlardan birkaç cover çalıyoruz. Foo Fighters’ı da grupça çok beğeniyoruz.
Albümde, Mavi Sakal’ı, daha doğrusu Mavi Sakal’la tanıdığımız Tibet Ağırtan’ın bestelerini ve şarkı söyleyişi hatırlatan anlar da kulağa çarpıyor. Sever misiniz Tibet Ağırtan rock’ını?
Burçak: Benzerliği bilemiyorum ama Tibet’in bazı şarkıları bazen çok keyif veriyor. Genellikle stüdyo halini değil de küçük kitlelere verdiği konserlerdeki halini beğeniyorum.
90’ların rock’ı kadar punk da Deden müziğinin önemli bir parçası… değil mi?
Burçak: Punk var bizde. Hem de öyle yarım zamanlı, gelip geçici bir punk değil… Bizim ‘mohawk’ ımız içimizde.
“Yürü Gagarin” isimli bir şarkı var albümde. Yuri Gagarin sevdiğiniz bir kozmonot mudur? ‘Yürü Gagarin’in sözlerinden de hareketle hani şöyle oturup içilecek adam mıdır?
Burçak: Yoldaş Gagarin büyük adamdır. Çift kutuplu dünyada dahi her iki tarafın da saygısını, sevgisini kazanmış bir insandır. Kendisi ile gökyüzündeki büyük partide vodka yuvarlayacağımız zaman da gelecek elbet.
Akın: Severiz Yuri’yi. Basit bir kelime oyunuyla gelmişti parçanın adı aklıma. Belli bir hedefe odaklanmak yerine uzayda dolaşarak içmekten leyla olmuş bir adamın hikayesini anlatıyor. Ben çocukken, babamın akşam eve geç geleceği zamanlar telefonla arayıp “yatın uyuyun geç gelicem ben” demesini de çok cool bulurdum.
Hakan: O da bir rock star bence.
Albümden kliplenen ilk şarkı “Güneye Falan Git”. Haziran boyunca duvarları dolduran yazılar ve sloganları düşününce, şarkının grafitili klibi günü fazlasıyla iyi yakalıyor.
Levent: Klip Nisan ayında çekildi. Yönetmenliğini arkadaşımız Ömer Faruk Baydar (Montgomery) yaptı, kendisine buradan bir kez daha ‘eline ayağına sağlık’ diyorum.
Akın: “Güneye Falan Git” demo olarak kaydettiğimiz ilk parçadır. Bir performans videosu yapmak istedik ama bunu klasik şekilde, yani harabelerde, çayır çimende çalan grup şeklinde yapmak istemedik. Aynı dönemde grafiti kültürü ve Banksy’nin tavrını anlatan Exit Through The Gift Shop filmini izlemiştim. Fikrin doğmasında etkili oldu.
İstanbul’un Deden’in müziğindeki etkisi ne kadardır? Başka bir şehirde yaşıyor olsanız başka türlü bir müzik, başka bir hissiyat mı çıkardı ortaya?
Burçak: İstanbul insanı çok geren ve sıkıştıran bir şehir. Hele bizim gibi gündüz ofis hayatı, akşam rock’n’roll yaşamaya kodlanmışsanız gözünüzün yaşına zerre kadar bakmaz. Yemekleri yağlı, kadınları acımasız, içkisi bol ama pahalıdır. Neresinden tutsan elinde kalır, köhnedir. Böyle bir şehirden de ancak böyle bir müzik çıkıyor. Başka bir yere de gitsek bu şehrin pisliği bize işledi.
DEDEN canlı performansıyla Groovypedia.com'a konuk oldu...
http://www.youtube.com/watch?v=maqmVCUZ7mA
Gitarda Burçak Daldal, basgitarda Levent Okur, davulda Hakan Ertaşoğlu ve vokalde Akın Çalap’tan oluşan Deden, 2009’da kurulmuş. Grunge, alternatif rock, punk rock, garaj rock tarzlarından oluşan cover repertuvarlarıyla ‘90’ların ses getiren gruplarının parçalarını yorumlayan Deden, Ağustos 2010’dan itibaren kendi parçalarını yazmaya yoğunlaşmalarıyla kaydettikleri parçalardan 10’unu ilk albümlerinde toplamış durumda. Kendi isimlerini taşıyan albüm, sıkıcı ve ağlak Türkçe rock gruplarına karşı panzehir gibi. Her ne kadar ‘Kendimden Geçtim’ gibi ağır sulara girdikleri şarkılar olsa da Deden genel anlamda yüksek tempolu, ful dinamik bir grup. Üstelik mizah anlayışına sahip olmaları da hoşuma gitti. Şarkı sözlerindeki mizahi üslup şarkı isimlerine de yansımış. İşin punk kısmı en çok burada zaten. Aramıza hoş geldiniz arkadaşlar... Arabesk bataklığına bulaşmadan, aynı bu albümde olduğu gibi müzik yapmaya devam edersiniz umarım...(Sadi Tırak)
http://www.cumhuriyet.com.tr/?hn=427240
DEDEN, 90'lı yılları dibine kadaryaşayan gençlerden kurulu bir rock grubu. Grunge ve punk ruhlarına işlemiş. Grunge tavrının müzikte son devrim olduğuna inanıyorlar. Müziklerinde ise 90'lı yıllarla şimdinin tınılarını harmanlamışlar.
Gitarda Burçak Daldal, bas gitarda Levent Okur, davulda Hakan Ertaşoğlu ve vokalde Akın Çalap’tan oluşan DEDEN, 2009 yılında kurulmuş.
Grunge/Alternative/Punk/Garage tarzlarından oluşan bir cover repertuvarıyla “Pearl jam”, “Alice In Chains”, “Stone Temple Pilots” gibi 90’ların ses getiren gruplarının parçalarını yorumlayan DEDEN; grunge, garage ve alternatif rock harmanı “buralı” rock yapıyor. İşte hikâyeleri...- DEDEN’in hikâyesi nedir, ne zaman bir araya geldiniz, müzikal derdiniz ne?
Burçak: Levent, Hakan ve ben çok uzun zamandır (dolum kaset zamanı, MP3’ün bilimkurgu, rap-metalin günah olduğu; Amiga’ nın yangında gitarından hemen sonra, kardeşinden bir önce kurtarılacak kadar kutsal olduğu zamanlar) tanışıyoruz. Beraber o kadar çok çaldık ki huyumuz, suyumuz, suretimiz bile benzeşti. Vokal hep yumuşak karnımız olmuştur. Akın’la stüdyo ortamında tanıştım. Başka bir grupla albüm aşamasındaydı. Gitar kayıtları üzerinde çalışırken ne derece hasta bir insan olduğunu anladım. Tam aradığımız şeydi. Levent ve Hakan’la tanıştırdım. Beraber grunge çalmaya başladık. Birçok kez sahneye çıktık ve hepsinde de atalarımızı gururlandırdık. Cover çalmaya ara verdiğimizde bir gün Akın stüdyoya “Güneye Falan Git”le geldi ve bu şekilde başladı hadise.
Levent: Hakan, Burçak, ben, üçümüz unuttuğum kadar eskiden beri birlikte çalıyoruz. Bambaşka projeler de yaptık önceden. Sonra ben bir ara Amsterdam’a taşındım, iki sene sonra geri döndüğümde “Hadi dedim bir şeyler yapalım, fakat adam akıllı vokalist lazım önce”. Burçak dedi ki “Bizim Akın var, o çözer o işi, bir soralım.” Sual ettik “Gelir misin?” diye, geldi. Öyle başladı DEDEN, 2009’un son günleriydi.
Akın: İlk klibi çektiğimiz “Güneye Falan Git” müzikal tavrımızın güzel bir özeti: Eğlenceli, enerjik ve esprili. Diğer şarkılar da aşağı yukarı bu minvalde seyrediyor. Müziğimizi teorik olarak masaya yatırmadık. Doğal olması yeterliydi ve öyle de oldu. 2013 yılında yeni bir sound yaratmak gibi bir kaygımız da yok doğrusu. “Kendimizi böyle ifade ediyoruz ya da şöyle mesaj veriyoruz” gibi klişelerden uzak duruyoruz. Ağlayan şarkı ve şarkıcıların ciddi bir saturasyon seviyesine ulaştığını düşündüğüm şu günlerde enerjiye ihtiyacımız var.
- “DEDEN” isminin bir hikâyesi var mı?
Burçak: Daha önce cover yaparken grubun ismi “Dead End”di. Türkçe beste hadisesine geçme arifesinde bu ismin üzerinde geyik yaparken DEDEN çıktı.
Levent: Düşündük taşındık, bir şey bulamadık. Sonra bir gün bir taksici muhabbet esnasında grubun ismini sorunca “Dead End” dedim, “Deden mi” diye geri sordu. Hakkı vardı, DEDEN iyiydi!- Grunge ve Punk duymak istediğim en güzel müzikal tanımlar. “Pearl jam”, “Alice In Chains” ve “Stone Temple Pilots” gibi sıkı grupları yorumladınız. Peki, ya albüm süreci nasıl gelişti?
Akın: Şarkıların yapım aşaması bir yıl kadar sürdü ama bize yakışanın ne olduğunu bulmak çok zamanımızı almadı. Saydığın grupların yanı sıra Ramones, Sex Pistols, Foo Fighters gibi gruplardan da etkilendik. Hızla demo kaydetmeye başladık. 15 kadar şarkı yapmıştık ve en güvendiğimiz 10 tanesinin kaydına giriştik. Albümün kayıt, mix ve masterin işleri pek sevgili arkadaşımız Mert Aksuna tarafından Audio For Visual Arts (AVA) stüdyosunda yapıldı. Grubu iyi analiz eden bir ses mühendisi ile çalışmak bizim için çok önemliydi ve Mert bu kayıtta mükemmel bir performans sergiledi. Kaydı 18 ay gibi uzun bir sürede tamamladık ama içimize gerçekten sinen bir albümün ortaya çıkması için bu süre gerekliydi.
Akın: 90’lı yılları dibine kadar yaşayan insanlar olarak müzik tarihinin en harika zamanları olduğunu düşünüyoruz. Nirvana’nın Nevermind ve Pearl Jam’in “Ten” albümlerini kasetler bozulana kadar dinledik. Grunge tayfasının gösterişten uzak, punk’a yakın tavırları ve popüler müzik listelerini altüst edişini görmek gerçekten çok keyifliydi. Grunge bence son müzikal devrimdir.
Burçak: Ben grunge’ı biraz geç keşfettim. Blues tarzları ve Lynyrd Skynyrd, Pantera gibi gruplar bünyemde daha fazla etki alanına sahipti. Grunge’da kendime en yakın bulduğum grup Alice In Chains’di. “Şişeyi Uzat” adlı parçamız sound açısından onlara bir saygı duruşu niteliğinde.
- “Üç akor ve bir çığlık” diye tanımlanırdı Grunge. Siz de nasıl?
Levent: Tevekkeli değil, Akın’ın bağırıtısı Bağdat’tan duyuluyor konserlerde, tutamıyoruz. Üç akor olabilir de, olmayabilir de, ona bir şey diyemiyorum.
Akın: Grubu grunge kafasına çeken biraz ben oldum. Üniversite yıllarında da grunge gruplarında çalıyordum. “Üç akor bir çığlık” mottosu “less is more” yaklaşımını anımsatıyor.
Hakan: Aslında dördümüz de farklı müzikal kanallardan geliyoruz. Böyle olması grubun tek bir türe saplanmamasına da neden oldu.
- Türkiye rock müzik ile pop arasındaki çizgi flu. Hem ılımlı hem de sertleşme sorunu olan bir rock yapılıyor. Ne düşünüyorsunuz?
Levent: Evet, genel bir ereksiyon problemi var. Geçer inşallah diye umut ediyoruz.
- Grunge özellikle Nirvana, Cobain ve 90’lı yıllar demek. Elbette Eddie Vedder ve Chris Cornell. Sizin için nasıl anlamlar barındırıyor?
Akın: Çizginin flu olması ortamın zaten buram buram ticaret kokmasına yol açıyor. “Acı ve gözyaşı satar” mantığından uzaklaşılırsa bu ereksiyon mevzusu bir şekilde hallolur sanırım.-
“Güneye Falan Git” erken dönem grunge ruhunu duymak mümkün. Bir yandan da DEDEN sahne grubu, nasıl olmasın grunge yapıyorsunuz! Sahnede nasılsınız?
Akın: Parçalarımızın isimleri sahnedeki durumumuzu özetliyor aslında. Şarkılarına “Şişeyi Uzat”, “Kendimden Geçtim”, “Nal Gibi”, “Derimont Dar Geldi”, “Zıvanadan Çıktım” gibi isimler koyan bir grubun sahnede delirmemesi mümkün değil zaten.
DEDEN Blue Jean Temmuz sayısında !
Deden’i önce konserde izledim. Yüksek enerji ve bol çığlıklı vokallerin doldurduğu grubun albüm hali ise beni yanıltmadı. Deden sevdiği müziği yapan grunge, garage ve alternative rock türlerinde gezinen bir grup. Albümün 90’lar gibi tınladığı gerçek, ancak bu kesinlikle bir eleştiri değil, aksine güzellik. Bence alternatif grupların en büyük hatalarından biri olan klip çekmelik birkaç numune “light” pop/rock şarkının yer almamasını ayakta alkışlıyorum. Çılgın grubu daha yakından takip etmek için: www.facebook.com/DedenTheBand
http://fhmturkiye.com/deden-guneye-falan-git/
http://www.youtube.com/watch?v=QqAYQGd0tIc
http://fhmturkiye.com/dedenden-yeni-album-guneye-falan-git/
Dün gece Kadıköy Shaft’ta Deden grubunu izledim.
Aslında geç kalmış bir randevu diyebiliriz buna. Çünkü grubun söz yazarı ve çığlık atıcısı Akın Çalap yıllardır sosyal medyadan arkadaşım. FHM herhalde artık çıkmıyordur diye düşünüp bana söylememiş. Diğer cezalı ise bizim rocker köklü fotoğrafçımız Emirhan Karamuk. O da grubun fotoğraflarını çekmiş hem de süper çekmiş ama hiç çaktırmıyor. Herkes bir çekinceli…Neyse ki grubun sahne performansında çekinceye dair en ufak bir belirti yok. Akın’ın enerjisi öyle yüksek ki her an bir yerlerden Joe Strummer mı çıkacak diye bu küçük adama dikkatle baktım. “Güneye falan git” albümün giriş şarkısı ve aynı zamanda klip çekilen klip parçası. Tuhaf bir cümle oldu ben de farkındayım. Sonuçta edebi köklerini az çok bildiğim Deden’in beni şaşırtmadığını söyleyebilirim. Canlı performanslarını kaçırmamanızı önerdiğim grubun albümü hakkında daha intensif, obsesif ve kompalsif bir yazıyı Temmuz sayısı için bir ara yazmak üzere…
Bir rock albümü 'uuuahhhhh' narasıyla başlıyorsa iyidir. Bu ilk mesaj; albümün enerjisi, coşkusu, neşesi,nefreti, öfkesi,derdi, söyleyecek bir çift sözü var demektir. Kendilerine DEDEN adını takan İstanbul'lu grunge, alternatif rock, punk, garaj dörtlüsünün, kendi isimlerini taşıyoan 10 şarkılık ilk albümü girişteki tarife cuk oturuyor. Şarkı isimleri de teyit ediyor bunu zaten; bakar mısınız şu çılgın listeye?'Güneye Falan Git', 'Yürü Gagarin', 'Zıvanadan Çıktım', 'Ben Maç İzlerken', 'Şişeyi Uzat'...
Özellikle şarkı sözlerine bakacak olursanız, bu topluluk hafiften kafayı çizmiş, tatlı kaçık tiplerden oluşuyor sanırsınız. Deden (biri hariç) şarkı sözlerinin altında daha önce Opal topluluğundan tanıdığımız Akın Çalap imzası var. Bir parça basçı Levent Okur tarafından yazılmış, gitarlarda Burçak Daldal, davulda Hakan Ertaşoğlu var. Müzklerse topluluğun ortak ürünü.
Şarkılar orta sınıfa mensup gençlerin ruhsal daralmışlığını dile getiriyor; kısırdöngülerden sıkılanların bazen tatlı, bazen sert bir şekilde dışavurumu; ekseriya da matrak. Dalga geçen sözlerin içinde çekilen acılardan damıtılmış gerçeküstücü espriler de yok değil. Mis gibi rock ruhu var bu albümün içinde.
Murat Beşer
Grunge, garage ve alternative rock türlerinin enerjisini eğlenceli şarkı sözleriyle birleştiren grup Deden, ilk albümü 'Güneye Falan Git'i yayımladı.
Grunge, garage ve alternative rock türlerinin enerjisini eğlenceli şarkı sözleriyle birleştiren grup Deden, tamamı kendi parçalarından oluşan ilk albümü ‘Güneye Falan Git’i yayımladı. Gitarda Burçak Daldal, bas gitarda Levent Okur, davulda Hakan Ertaşoğlu ve vokalde Akın Çalap’tan oluşan Deden’in albümü Favela Records aracılığıyla yayımlandı. Grup ilk videosunu çıkış parçaları ‘Güneye Falan Git’e çekti. Klip buradan izlenebilir.
http://www.radikal.com.tr/hayat/deden_guneye_falan_gitmeyi_oneriyor-1132182
runge, garage ve alternative rock türlerinin enerjisini matrak sözlerle birleştiren Deden ilk albümünü Nisan 2013'de Favela Records aracılığıyla yayınladı. Gitarda Burçak Daldal, bas gitarda Levent Okur, davulda Hakan Ertaşoğlu ve vokalde Akın Çalap’tan oluşan Deden bu albümle eğlenceli ve enerjik sahne performansını geniş kitleler ile paylaşmayı hedefliyor. Albüm lansmanını 28 Nisan’da Beyoğlu Hayal Kahvesi’nde gerçekleştiren Deden, albümün ilk videosunu “Güneye Falan Git” adlı parçalarına için çekti.
http://webtv.radikal.com.tr/eglence/3390/cok-degisik-bir-grup-deden.aspx
Brezilya'dan değil, İstanbul'un bağrından geliyorlar. Aslında "Kenardaki mahallelerden" de değiller. Yakalarıysa mavi hiç değil. "Beyaz, beyaz" yaşıyor, "Kapkara" bir müzik yapıyorlar.
Ruhlarındaki "Pislik", kendi değişleriyle "Ruh hastalığı" müziklerine yansıyor. Ama sakın yanlış anlamayın hepsi çok muhnis, aile babası, cici çocuklar.
Gitarlarları, basları, davulları kafanıza kafanıza vurmaya geliyorlar. Vokalde Akın Çalap, gitarda Burçak Daldal, davulda Hakan Ertaşoğlu ve bas gitarda Levent Okur'dan oluşan alternatif/grunge grubu DEDEN'in Favela Records'dan çıkan albümü raflarda yerini aldı.
Ağız tadıyla Türkçe sözlü rock dinlemek isterseniz albüm lansmanı 28 Nisan 2013 Pazar günü Beyoğlu Hayal Kahvesi'nde.
http://www.sabah.com.tr/kultur_sanat/muzik/2013/04/11/deden-favelanin-yeni-cocuklari
Dört adet ruh hastası alınır, az ateşte, hayat gailesi içinde beklemeye bırakılır. Bu esnada, bir davul, bir gitar, bir bas ve mikrofon bulunur, getirilir...
' Bize biraz kendinizden bahseder misiniz ?' klişesi ile karşılaşmaya hazırlıklı ama verecekleri cevap ile şaşırtmaya meyilliler:
" Dört adet ruh hastası alınır, az ateşte, hayat gailesi içinde beklemeye bırakılır. Bu esnada, bir davul, bir gitar, bir bas ve mikrofon bulunur, getirilir. Ruh hastaları çatalın ucuyla kontrol edilir. Sıkıntıdan morardıkları ve patlamaya hazır oldukları vakit ateşten çekilerek, yukarıda sayılan alet edevatın başına konurlar."
DEDEN, vokalde Akın Çalap, gitarda Burçak Daldal, davulda Hakan Ertaşoğlu ve basta Levent Okur’dan oluşan bir alternatif/grunge grubu. 2009’dan beri çeşitli barlar ve festivallerde sahne alan grubun kemikleşmiş hayran kitlesinin sabırsızlıkla beklediği ve henüz dinlemeyenlerin tanışmasına vesile olacak ilk albümleri Favela Records etiketi ile Mart ayında raflardaki yerini aldı.
Sahnede kendilerine yakın buldukları grupların şarkılarından oluşan cover ‘lara da yer veren Deden’in albümündeki 11 şarkı ise tamamen kendilerine ait! İlk duyduğunuzda eğlenceli-komik diye niteleyebileceğiniz şarkı sözlerindeki göndermeler dinledikçe yaka paça derine çekiyor.
http://sanat.milliyet.com.tr/deden-e-kulak-ver-/muzik/haberdetay/11.04.2013/1692185/default.htm
Dört adet ruh hastası alınır, az ateşte, hayat gailesi içinde beklemeye bırakılır. Bu esnada, bir davul, bir gitar, bir bas ve mikrofon bulunur, getirilir. Ruh hastaları çatalın ucuyla kontrol edilir. Sıkıntıdan morardıkları ve patlamaya hazır oldukları vakit ateşten çekilerek, yukarıda sayılan alet edevatın başına konurlar. Amplilerin sesleri çokça açılır, en yakın tezgahın arkasına siper alınır. Pis kokulu ve çiğ bir müziktir. Tabağın etrafına sahteden ot mot serpiştirilmez. Sert içki eşliğinde tüketilirse daha leziz olur."
Böyle yazmışlar internet sitelerinin girişine, böyle izah etmişler durumu...
Vokalde Akın Çalap, gitarda Burçak Daldal, davulda Hakan Ertaşoğlu ve basta Levent Okur kadrosuyla 2009 yılında kurulan; o vakit beri Beyoğlu'nda çeşitli sahnelerde ve üniversite festivallerinde görebildiğimiz alternatif/grunge grubu DEDEN, ilk albümünü nihayet çıkardı. On parçadan oluşan albümü yanıma katıp, arabayla test sürüşüne çıkardım.
Sahile doğru inerken dürttüm CD'yi. "Ihhhhhh" diye girdi söze grup. Yukarıda bahsi geçen ruh hastalığı daha başından belli ediyordu kendini. Albümün ilk şarkısı olan "Güneye Falan Git"; albümün tamamı gibi makul oranda "çiğ", hem garaj hem de grunge... Peşinden gelen "Yürü Gagarin" ile hızımı biraz artırıyorum, mangalcılar her yeri yakarken sahilde... "Yürü Gagarin, yürü be koç gidelim. Şimdi kim konacak aya otur da içelim" buyurmuşlar; neşe yapıyor şarkı. Peşinden "Zıvanadan Çıktım" ve "Onların Olsun" geliyor, gürültü bir an olsun azalmadı henüz, hatta artıyor. Bir iki kırmızı ışığı zevkle geçiyorum "Rock'n roll baby" hesaaabı... Albümün ballad'ı giriyor devreye, adı "Kendimden Geçtim".
İçleniyor insan, ilk gördüğüm büfeye çekiyorum, cep kanyağı ve sigara alıyorum. Kanyak ve sigaranın yerine varması akabinde "Tünel" ve "Nal Gibi" üst üste patlıyor. Zaten kanyaksız olmazmış bunlar, pek güzel düşünmüşüm. Çevirmeyi de, hız limitini de yerim bu saatten sonra. Albüm freni patlamış kamyon gibi gidiyor, ayak uyduruyorum, köklüyorum gazı. "Ben Maç İzlerken" pek neşeli, punk vari, futbol şarkısı; "Ben maç izlerken dişlerim uzar, güneş batar, unuturum ben seni sevdiğimi" diyor adam! Peşinden gelen "Şişeyi Uzat" ise albümün en hörgüçlü şarkısı, soloda direksiyonu ısırıyorum. Albüm "Deri Mont" ile bağlandığında Taksim civarındayım. İniyorum arabadan, ilk gördüğüm bara giriyorum. "DEDEN'e kulak vermek lazım" diyorum barmene, siparişimi verip alt kata işemeye gidiyorum...
http://www.delikasap.com/yazi/muzik-odasi/dedene-yol-ver/2744
Meşelik Sok. No:10 Taksim / İstanbul
Hüseyin Ağa Mahallesi Kamer Hatun Caddesi, 10
Beyoğlu İstanbul
Serasker Cad. Osmancik Sok. No 13B Kadikoy / Istanbul - TURKEY
Serasker Cad. Osmancik Sok. No 13B Kadikoy / Istanbul - TURKEY
Meşelik Sok. No:10 Taksim/ ISTANBUL
Kadırgalar Yokusu No:4 Macka – İstanbul
Beyoglu
Beyoglu - Istanbul
Kadikoy - Istanbul
Kadıköy Sokak Bar
Bronx Pi Sahne
Hard Rock Cafe Istanbul
Kadıköy Karga